top of page


Eski Dünya Hikayeleri / In Limbo - birinci bölüm
Oxford caddesinde yürüyorum. İş arıyorum ya sözde. ‘Aşk çocuğu’nun Eva’nın bacaklarının arasından düşmesine az kaldı. Kendisi şimdi tombul, yağlı bir yığın halinde, tozlu kahverengi koltuğa yayılarak oturuyor, şiş bacaklarının altına bir yastık yerleştiriyor, gün boyu çeşitli renkte kutulardan, çeşitli renkte şeyler çıkararak tıkınıyor ve televizyonda ev dekorasyonu programları izliyor. Benim de çıkıp bu nefis tablonun devamlılığını sağlamak için avlanmam gerekiyor.
7 Tem3 dakikada okunur


Eski Dünya Hikayeleri / E La Nave Va... - dördüncü bölüm
Sonra her şey öyle hızlı oldu ki, Barış çok iyi takip edemedi. Mesela amcasının Bilge’yle arasındaki 3-4 adımlık mesafeyi alışını görmüştü ama telefonu ne yaptığını görememişti. Cebine mi koymuştu? Düşürmüş müydü? Ve gene Sedat amcanın sanki başka birine aitmiş gibi gelen bir sesle, “Seni terbiyesiz! Seni soysuz!” diye bağırdığını duymuş, koca elini kaldırdığını görüp Bilge’ye vuracağını düşünerek korkmuştu. Peki nasıl olmuştu da yere düşen gene amcası olmuştu?
Şimdi gerçekt
2 Tem5 dakikada okunur


Kardeş
Cenazeye götürmediler. Kendini yerden yere atıyor, "Kardeşim beni çağırıyor," diye tepiniyordu. Anneciğiyle babası kaybettiklerine mi yansınlar, bu zavallıyı mı teselli etsinler şaşırdılar.
2 Tem1 dakikada okunur


Yalnızlık
Arkalarında ölmüş bir şehrin kalıntıları uzanıyordu. Yıkık binalar, yosun tutmuş duvarlar, paslı tabelalar. Bir zamanlar yaşamış ama artık susmuş bir yerdi. İkisi de oraya bakmadı. Sessiz bir anlaşmayla, hep böyle yaparlardı. Oraya gömdükleri ne varsa, orada kalsın isterlerdi.
16 Haz1 dakikada okunur


Sinema Rüyası
Daha onu görmemle kendini camdan bırakması bir oluyor. Korkuyla öne fırlıyorum. Uçar gibi yavaş bir hareketle havada bir kavis çizerek düşüyor. Yere çarpışının felaket olacağını düşünüyorum. Fakat aslında binanın hemen dibinde bir havuz varmış. Bunu ancak ilerlediğimde görebiliyorum. Çocuk fazla derin olmayan bu suya düşüyor. Kafasını çıkardığında zaten amacının bu olduğunu, bir tehlike içinde olmadığını anlıyorum.
16 Haz4 dakikada okunur


Eski Dünya Hikayeleri / E La Nave Va... - üçüncü bölüm
Bilge ona bakınca,
“Ayakların terlemiyor mu bunlarla?” diye sordu.
“Terliyor.”
“Niye sen de terlik giymiyorsun annem gibi?”
Annesinin simli iplerle işli, siyah şık terlikler içindeki, küçük beyaz ayaklarına bakıp geldiğinden beri ilk kez gülümsedi Bilge.
“Senin annendeki ayak bizde ne gezer Barbar? Ben bu gerilla ayaklarıma terlik giyip gelsem, babaannem köşkünün asaletini sarstığımı düşünür, kapı dışarı eder beni sonra.”
2 Haz4 dakikada okunur


Eski Dünya Hikayeleri / E La Nave Va... - ikinci bölüm
Biraz şaşırmıştı bu işe. Çünkü ‘ziyaret’ denen şeyin doktorun yaptığı işle ilgili olduğunu düşünüyordu. O da her geldiğinde babasına “seni bir ziyaret edeyim dedim,” diyordu.
29 Nis3 dakikada okunur
bottom of page






