top of page

Kardeş

Ah, nereden bilecektik evladım, nereden bilecektik?

Ölmüş ikiz kardeşini bulmak için mezarlığa giden çocuk
İkiz Kardeşini Arayan Çocuk

Daha küçükten bir tuhaftılar aslında… Bu ikizlerin arası başka türlüydü. Birinin karnı acıksa öbürünün midesi burkulurdu, biri ağlasa öbürü uykusundan sıçrardı. Yan yana yatmazlarsa dünyada uyumazlardı. Gece yarısı biri susasa bir şey demesine kalmadan öbürü kalkar, su getirirdi.


Sonra büyüdüler, boylandılar… Ama kopmadılar birbirlerinden. Okula beraber gittiler, beraber kavga ettiler, barıştılar. İki su damlasını birbirinden ayırt etmek bu ikisini ayırt etmekten daha kolay olurdu yeminle, böyle bir benzemek olamaz.


Sonra o kaza oldu… Ah, o gün… Adam sarhoş muymuş neymiş. Kaldırıma sürmüş, oğlanın üzerinden geçmiş. Allahın işinden sual olunmaz amma, yürek dayanacak gibi değil. Birinin burnu bile kanamazken, diğeri oracıkta can vermiş. Dört yetişkin adam zor ayırmışlar kardeşinin yanından, çığlıkları sokakları tutmuş.


Cenazeye götürmediler. Kendini yerden yere atıyor, "Kardeşim beni çağırıyor," diye tepiniyordu. Anneciğiyle babası kaybettiklerine mi yansınlar, bu zavallıyı mı teselli etsinler şaşırdılar.


Günler geçti, bir lokma ekmek almadı ağzına. Gözünün feri söndü, kemikleri sayılır oldu. Anası ne kadar yalvardı, ne kadar önüne çorba koydu, olmadı. "Orada yapayalnız," diyordu. "O bensiz kalamaz," diyordu. Sonra hepten sustu. Kederine verdik, ellemeyelim, yasını tutsun dedik.


Bir sabah, karanlık daha dağılmadan, anasının çığlığıyla koştuk ki, yatağı bomboş. Gecenin ayazında nereye gider bu çocuk dedik… Meğer doğru mezarlığa gitmiş. Kardeşinin taze toprağını elleriyle eşeleyip açmış, kefenine sarılmış. İkisi birbirine dolanmış.


Son nefesini orada, onun koynunda bırakmış. Biz de ne yaptık… İkisini koyun koyuna yatırdık. Aynı kefene sardık. Mezarı yeniden kapattık.

Yorumlar


Top Stories

Yeni yayınlanan hikayelerden ve yazılardan haberdar olmak için abone olun.

şebnem vitrinel sosyal medya hesaplarını takip etmeyi unutmayın

bottom of page